TURGAY DEMİR – YILDIZLARA UZANMAK
Dönem başındaki görüntüye bakarsak Beşiktaş ve Sergen Yalçın için durum hiç de iç açıcı değildi… Fenerbahçe kıymetli (Yanılmıyorsam 16 oyuncu aldılar) transferler yapmış, Galatasaray’ın, Falcaolu, Diagneli, Belhandalı aslında iyi bir takımı varken üzerine Emre Kılınç’ı almış, Başakşehir esasen geride kalan dönemin şampiyonuydu. Bir tek Trabzonspor güç kaybetmiş diyebiliriz…
Pekala ya Beşiktaş? Her şeyden evvel Elneny, Caner, Gökhan üzere üç usta gitmiş… Burak Yılmaz üzere bir golcü, Boateng üzere de iyi bir alternatif oyuncu kaybedilmiş… Yani… Yanisi şu, dönem başı Beşiktaş için şampiyonluk müziği söylememiz istenilse; sıkıntı dostum sıkıntı, derdik! Sanırım herkes o denli sıkıntısı…
Sıradan her teknik adam korkardı!.. Sergen Yalçın korkmadı… Her darbeyle biraz daha güçlendi adeta… Sıkıntı olanı yaptı, zorlukları derinden kavramayı seçti… Başını kuma gömmedi, korkmadı, kendine ve oyuncu gurubuna güvendi, inandı…
Takıma yeni katılan Ghezzal, Aboubakar, Welinton, Mensah, Josef De Souza, Larin, Roiser üzere oyuncularla yol yürüyecekti ve hangisinin nasıl bir performans sergileyeceğini kimse bilmiyordu… Dahası savunmanın solu ve kalesi de alt yapıdan gelen iki genç adama emanet edilecekti…
İşte bu koşullarda hayata ve futbola hakikat ve cesaretli gözlerle bakan Sergen Yalçın, zorluklarla bir arada bir kolaylık olduğunu iyi biliyordu… Zorluklar insanın karakterini yüceltir, hudutlarını çelik üzere yapar, bir bakıma gücüne güç katar, kâfi ki korkmak yerine savaşmayı seçenlerden olun… Hoca bunu yaptı…
Kendi inandığı doğrulara yeni-eski tüm oyuncularını inandırdı… “Bana güvenirseniz genç olanlarınız geleceğe hakikat sağlam adımlar atar, tepeye çıkıp geri düşmüş olanlarınız ise yine tepeyi görürsünüz” diyerek ideolojisini tüm oyuncularının yüreklerine kazıdı…
Tabir yerindeyse ki, bana nazaran tam yerinde; mutluluğun fotoğrafını kolayına kaçmadan yapmayı tercih etti Sergen Yalçın… Etrafındaki çiçeklerle yetinmedi, “yıldızlara” uzandı, büyük düşündü… Korkanlara inat, yürekle yürüdü ve yürüyor… Ligin birinci yarısında yapılanlar destanın yarısıydı… İkinci kısmı şimdilerde yazılmakta…
Cenk Tosun da tam vaktinde geldi ve Kartal’ın gücüne güç kattı… Ve Lider Ahmet Parıltı Çebi de görünümün tam olarak farkında… O nedenle tüm topluluğun motivasyonunu bozacak olan kontrat konusunu derhal çözmek için düğmeye bastı… O iş de bitti bitecek… Tahminen yarın, tahminen yarından da yakın… Sonra mı? Sonra, Kartal çok daha sıkı bir yumruk halinde saldıracak rakiplerine… O denli koşacak ikili kupa amacına…
Fotomac
