Gazi Mustafa Kemal Atatürk ismine 1927 yılından bu yana düzenlenen Türk at yarışçılığının derbisi Gazi Koşusu‘nun 94’üncüsü için geri sayım sürüyor.
Veliefendi Hipodromu’nda 30 Ağustos Pazar günü gerçekleştirilecek 94. Gazi Koşusu için çalışmalar ağır bir biçimde devam ediyor.
Türkiye Jokey Kulübü, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle tedbirlerini alırken, jokeyler de ağır idman programıyla at yarışlarının en büyük tertibinde birincilik için çalışıyor.
94. Gazi Koşusu ile ilgili açıklamalarda bulunan Türkiye Jokey Kulübü Genel Sekreteri Ahmet Özbelge, 1927’den bu yana kesintisiz yapılan yarışların bu yıl 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda gerçekleştirileceğini belirterek, “94’üncüsünü koşacağımız Gazi Koşusu, Türkiye’nin en büyük spor tertiplerinden biri. Tayların doğmasından itibaren herkesin tek gayesi vardır; Gazi Koşusu’nu koşup kazanabilmek.” dedi.
Atların bir defa bu yarışa katılabildiğini hatırlatan Özbelge, “Bundan ötürü at sahiplerinde, atçılık topluluğunda bir bayram havası yaşatılır. Bu sene pandemiden ötürü haziran ayından koşulması gereken koşuyu daha manalı bir güne aldık. Koşuyu 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda yapacağız, çok heyecanlıyız. Tıpkı vakitte hüzünlüyüz, pandemiden ötürü yarışseverlerle bir ortada olamayacağız. Yarışçılık temaşa sporudur, seyircilerle çok hoş. İki canlının bir arada yaptığı tek spor. İnşallah önümüzdeki yıllarda daha hoş tertiplerle geniş iştiraklerle bu yılki pandemiden ötürü yaşadığımız düşünceyi telafi ederiz.” diye konuştu.
SON 5 YILIN ŞAMPİYONU AHMET ÇELİK BU SEFER FAVORİ OLARAK SAVLI
Gazi Koşusu’nu son 5 yılda kazanan jokey Ahmet Çelik, 94’üncüsünü yarışın favorilerinden “Call to Victory” isimli atla kazanmaya çalışacak.
Salgından ötürü yarışın seyircisiz olacağını vurgulayan Çelik, “Onun biraz burukluğu olacak lakin Gazi Koşusu’nun heyecanı değişik. Şu anda heyecanla bekliyoruz. Bu sene 15 kayıtlı at var. Geçen yıllara göre daha az atla yarış olacak. Daha evvel plase atlara binmiştim, bu sene favori atla yarışacağım.” formunda görüş belirtti.
Gazi Koşusu’nun hiçbir vakit kolay geçmediğine dikkati çeken Çelik, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bazen 5 atla yarıştığınızda da zorlanırsınız. 22 atla hoş yere düştüğünde, talih yanında olduğu vakit ıstırap olmayabilir. Atın kendine nazaran tarzı var. Bizim at şu anda her tarzı yapabilecek at. 3-4 önemli rakibimiz var. Yarışın bütünü daha değerli. Birine en büyük rakip dersin gününde olmaz. 2 bin 400 metrelik yarışa birbirinden kaliteli safkanlar katılacak. Bu işin favorisi, sürprizi yok. Güç ve kalite olarak bir tık öndeyiz lakin yinede her şey kısmet.”
Gazi Koşusu’nun kıymetine değinen Çelik, “Gazi Koşusu’nda; Türk atçılığının, bu işi yapan insanların tek gayesi koşmak değil katılmak bile büyük gururdur. Katılıp kazandığınızda isminizi tarihe yazdırıyorsunuz. At yarışı olduğu surece ‘bu at kazanmış’ diye ismi sonsuza kadar altın harflerle tarihe yazılıyor. Kimseye nasip olmayacak biçimde üst üste 5 sefer kazandım. Bundan ötürü da çok memnunum.” diye konuştu.
Yarışta yer alacak jokeylerden Ayhan Kurşun ise 30 yaşında olduğunu ve 10 yıldır Gazi Koşusu’nda bulunduğunu lisana getirdi.
Gazi Koşusu’na katılmanın herkes için büyük heyecan olduğunu belirten Kurşun, “Büyük bir favorimiz var. Ahmet Çelik 5 yıldır üst üste kazanıyor. Bu sene de yüzde 80 şanslı görülen bir at. Olağan ki at yarışında ‘kısmet at koşar baht kazanır’ derler ya biz de talihimizi arayacağız. Atıma da güveniyorum. Natürel ki pistin kuralları ne olur bilmiyorum. Benim atım biraz daha yumuşak pisti seviyor. Kazanmak fevkalade bir his, şimdiye kadar kazanmadım, kazanırsak iyi olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Yarışta seyircinin olmamasının kendisini de üzdüğünü anlatan Kurşun, “Seyirci buranın rengi. Padokta bağırmaları, tezahürat etmeleri çok hoş oluyor. Yarışın son 200 metresinde uğultu olur, o olmayacak.” sözlerini kazandı.
ESKİ JOKEY SÜLEYMAN AKDI: HAYALLER İÇİN SON GÜNLER
At yarışlarının kıymetli isimlerinden olan ve 1960’lı yıllardan 2008’e kadar yarışan Süleyman Akdı da Gazi Koşusu’nun herkes için büyük bir hayal olduğunu söyledi.
Tayların 2 yaşına gelmesinin akabinde iyi koşmasıyla at sahiplerinin büyük hayaller kurduğunu vurgulayan Akdı, “Jokeyler için de ‘hangi cet binersem kazanırım’ hayalleri başlıyor ve bu hayaller için son günler.” değerlendirmesinde bulundu.
Ahmet Çelik’in favorilerden olduğunu vurgulayan Akdı, “Beş kere kazandı, bu kırılmayacak muazzam bir rekor. Altıncının olmaması için bir neden yok. Bineceği at 2 yaşından beri öbür atları geçmiş.” tabirlerini kullandı.
Yarıştığı periyotta Gazi Koşusu’na özel hazırlandığını anlatan Akdı, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Ben bu türlü yarışlarda bir hafta, on gün evvel kendimi özel antrenmana tabi tutuyordum. Son 48 saatte kolaydı, baharattı, kızartmaydı bu çeşit şeyler hiç yok. Acı ve gazlı içecekler jokeyin hudut sistemini bozar. Haşlama, ızgara yiyorumdum. Ekstra egzersizler yapıyordum. Sahayı koşuyordum, kültür fizik yapıyordum. 1-2 kilo fazla varsa olağan haline getiriyordum.”
Gazi Koşusu’na askerlik yaptığı devir dışında daima katıldığını anlatan Akdı, “Bir sefer Almanya’daydım. Oradaki yarıştan sonra Gazi Koşusu’na yetişmem gerekiyordu. Uçağa jokey elbisesiyle bindim. Kıyafetlerimi uçakta değiştirdim. Geldim yarışta birinci oldum. Almanya’daki hipodrom müdürleri, benim için uçağı yarım saat beklettiler.” diye konuştu.
YORUMCULAR DA HEYECANLA YARIŞI BEKLİYOR
Gazi Koşusu’nda yarışan eski jokeylerden yorumcu Gökhan Gül de bu tertibin herkes için çok özel olduğunu belirterek, “120 yıldır atçılık yapan bir ailenin ferdiyim. 7-8 kez Gazi Koşusu’na katıldım. Çok özel bir koşudur. Atı, Gazi Koşusu’na getirip kayıt yaptırmak büyük bir muvaffakiyettir. Katılmak her at sahibinin hayalidir.” değerlendirmesinde bulundu.
Koşuya her atın katılamadığını vurgulayan Gül, “Belli muvaffakiyet elde eden atlar katılabiliyor. Birinci katıldığım Gazi Koşusu’nda hani arabayla giderken yanınızdan tır geçer ve otomobiliniz sarsılır ya o yarışta yer alan ‘George Thomas’ isimli at son 800 metrede yanımdan geçerken ben o hissi yaşadım.” sözlerini kullandı.
Yorumcu Atahan Zilcioğlu da Gazi Koşusu’nun başka bir değere sahip olduğunu anlatarak, şunları söyledi:
“Ulu Başkan Mustafa Kemal Atatürk ismine yapılan yarışların değeri farklı olur. Sıhhatinde başlayan ve aralıksız süren bir yarış. 2 bin 500, 3 bine yakın atın anne karnında başlayan serüveni 15 atla sonuçlandı. 25 yıldır tam kapasite koşuluyordu. Kimi atların rakiplerine büyük üstünlük sağlamasıyla bu sayı düştü.”
Yarış varsayımını de paylaşan Zilcioğlu, “Son 5 yılın şampiyonu Ahmet Çelik var. Büyük bir favori. ‘Vernazza’ üzere bir rakibi var. Halis Karataş üzere bir usta biniyor. ‘Powerman’ üzere 45 günde favoriler ortasına giren at var. ‘Lord of Game’, toparlaması halinde ‘Kingsman’in şanslı olacağını düşünebiliriz. Az atla koşulan son yarışta sürpriz birinci çıkmıştı. Az atlı yarış olacak lakin heyecan tekrar yaşanacak.” formunda konuştu.
Gazi Koşusu’nun büyük bir heyecana ve keyfe sahne olduğunu anlatan Özbelge, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Atın annesinin hamile kalmasından doğmasına, yetişmesine, alana gelmesine kadar tek gaye Gazi Koşusu’dur. Ulu Başkan Atatürk ismine yapılan Gazi Koşusu’nu kazanmak, bundan daha büyük erdem yoktur.”
Son 5 yılda Gazi Koşusu’nu jokey Ahmet Çelik’in aldığını hatırlatan Özbelge, “Ahmet Çelik, son yıllarda kırılması güç başarılara imza attı. Jokeylere muvaffakiyetler diliyorum. At yarışında birçok faktör var. At, insan, talih, zeka, taktik var.” tabirlerini kullandı.
“SADECE GAZİ KOŞUSU İÇİN BİR ÖDÜL MERASIMI YAPACAĞIZ”
Salgın periyodunda ödül merasimlerini iptal ettiklerine dikkati çeken Özbelge, “Sağlık Bakanlığının verdiği protokol var. Pandemi sürecinde bu protokole harfiyen uyuyoruz. Gazi Koşusu gününde de uyacağız. Yalnızca Gazi Koşusu için bir ödül merasimi yapacağız. Toplumsal arayı koruyarak, maskelerimiz takarak; nasılki Başakşehir şampiyonluk kupasını aldı, Bayern Münih Şampiyonlar Ligi’nde kupasını aldı, onlardan daha dikkatli bu organizasyonumuzu gerçekleştireceğiz.” biçiminde konuştu.
Salgın sürecinde alınan tedbirler Gazi Koşusu’nda da sıkı bir halde uygulanacak. Padok kısmında oluşturulan toplumsal ara çemberinde yalnızca 3 kişi yer alabilecek.
Tedbirlerle ilgili değerlendirmede bulunan Özbelge, şunları söyledi:
“Yarışseverler bize kızıyor, ‘ben bu yarışı hiç kaçırmadım, seyretmek istiyorum’ diyorlar. Lakin yapacağımız bir şey yok. Biz geniş bir ailenin sorumluluğunu taşıyoruz. Türk atçılığı için 82 günlük orta büyük bir ortadır. Bacasız kesim. At sahipleri, seyisler, jokeyler var; yemcilerimiz, otçularımız, veterinerlerimiz, ilaç sanayi, nalbantlar, nalları üretenler var. Büyük ziyan gördüler. Önlemleri gevşeterek ziyan görmelerini istemiyoruz.”
Fotomac