Galatasaray kazanmasına karşın birkaç haftadır tehlike sinyalleri veriyordu. Geçtim Alanya maçını, Kasımpaşa ve Erzurum müsabakalarının yıldızı da Muslera ise varın gerisini siz düşünün artık.
Bu nedenle Ankaragücü mağlubiyetini yalnızca hakem üzerinden okumak ucuz popülizm olur. Ligin son sırasındaki Ankaragücü’nün emeği ve gayretine ayıp etmek de eforu…
Fatih hoca öz tenkit yapmak zorunda. Ankaragücü kadar koşan bir kadroya karşı, yürüyen oyuncularla maça çıkıp, ekibin yarısını değiştirdiğine nazaran maça çıkan onbir yanlışsız olabilir mi?
Abdurrahim Albayrak’ın maçtan sonraki konuşmasını da abartılı buluyorum. Abdurrahim Beyefendi hala 2019 yılındaki VAR kayıtlarını açıklayacak! Artık diyebilirsiniz ki, “Galatasaray berbat oynayabilir ancak hakem gereğini yapsın.” Mutlaka doğru! Fakat hakeme yönelik tavır da o kadar değişken ki. Bir Antalya maçından sonra “VAR’dı, yoktu geçelim bunları.”
“Cüneyt hoca hepimizin muhafazası gereken bir değerdir” diyen Fatih Terim değil miydi? Galatasaray’a özel bir durum değil bu. Herkes maçına nazaran konuşuyor. Bir gün iyi olan, öteki gün istifaya çağrılıyor.
Gelelim bu maçın özeline… Muhammed’e kırmızı göstermek ağır bir karar. Arda’nın penaltısını ise gerçek buluyorum. Bir oburu değil diyebilir.
Ancak durumlar “yoruma dayalı” olduğu için VAR nasıl çağıracak? Halil Umut Meler “Benim yorumum bu” dedi. Şu protokolü bir öğrenelim Allah aşkına!
Fotomac