TURGAY DEMİR – HARİKA DETAY!
Şampiyonluk yolunda kolay maç yok… Her rakibe hürmet duymalı, maçların her anını tam motivasyonla yaşamalısınız… Olağan koşullarda bu deplasmanda birinci golü bulan Beşiktaş’ın maçı kolay kazanmasını beklersiniz lakin o denli olmadı… Kartal attı akabinde yedi, attı tekrar yedi… Kağıt üzerinde bunu beklemezsiniz zira Erzurumspor bu kadar golcü bir grup değil. Lakin talihti, şanssızlıktı, kaleci yanlışlarıydı derken maçın birinci kısmı düello biçiminde geçti. Atiba tekrar asistini yaptı fakat her zamanki oyunundan uzaktı. Bu da olağan, adam gelmiş 100 yaşına, daha ne yapsın! Dorukhan orta alandaki en tesirli Beşiktaşlı’ydı… Önde Larin perdeyi açtı, Ozi yorulana kadar işini iyi yaptı…
Ghezzal ise öteki bir alem, o harika bir detay… Aldı, götürdü, rakibinden kurtardı ve çatala bıraktı… Bunu çok sık yapmalı, denemeli en azından. Bu türlü harika bir sol ayağınız varsa 14 asistle yetinemezsiniz… Birinci yarı kora kor oynanırken ikinci yarıda tempo düştü. Beşiktaş ön bölgede organize olmakta zorlandı… Yorulan Ghezzal ve Tosun Paşa çıkıp N’Koudou-Töre ikilisi girince daha tesirli olmaya başladı…
Beşiktaş bu şiddetli deplasmanda her zamanki oyununu tam olarak alana yansıtamadı ve bu sefer yıldız odaklı skor üretti… Dört gol de golcülerden geldi; Larin, Ozi, Ghezzal, Töre… Şampiyonluk yolunda çok kıymetli bir galibiyet daha alan Beşiktaş, Fatih Terim’in “Arada üç puan var” halinde doğmamış çocuğa zıbın biçmek üzerine şurası hesabının da sağlamasını yapmış oldu… Terim artık yeni bir hesap yapmak zorunda! Cenk Tosun’a geçmiş olsun derken, yanlışlı gol yiyen Ersin’i neredeyse tüm grubun teselli etmesi olağanüstüydü. Grup ruhu budur.
ERMAN TOROĞLU – ERSİN’İ KURTARDILAR
Bir tarafta tuhaf bir hastalık süreci geçiriyoruz. Bilmediğimiz durumlarla karşılaştık. Her şey tamam lakin Türkiye’de bu kadar stat yapıldı, tabanları neden bu türlü anlamıyorum. Önümüzdeki yıl TFF’nin alanı bozuk olan ekiplerin maçlarını öteki kente alması gerekir. Bunu da bu yıldan deklare etsin ki kimse mazeret üretmesin. Aslında futbolcular diken üzerinde bakla bile yetişmeyecek tabanda onları gayrete zorluyoruz. Tabanını yapmayan ekip liglerde oynamasın. Futbolcular için büyük tehlike…
Sakatlıkları görüyorsunuz, günah değil mi? Bu maç ligin son maçı olsa galibiyette Beşiktaş 
Bundan sonra işleri çok güç. Erzurum’da alanda oynayanlar ile kulübede oturanları anlayamadım. Bu türlü maçları deneyimli ve meslekli futbolcular kazanır. Zira onlar oynarsa daha alana çıkarken rakibi rahatsız eder. Evvel onları kullanacaksın olmadı başkalarını. Erzurum kalecisine top yerden geldi plonjon yapmaya kalktı sektirdi. O da kusur lakin Ersin’in yaptığı daha büyük kusur. Karşıdan gelen top o denli tutulmaz. Eller topa topun üzerinden müdahale eder. Yani sekerse önüne düşer lakin bu türlü tutarsan içeri alırsın. Kaleci olmak için çok çalışmak lazım hem de gruptan başka saatlerce, öteki türlü olmaz. Ve daima eğitim alacaksınız. Alışılmış ki temel eğitim öteki bir olay.
Bundan sonra işleri çok sıkıntı. Erzurum’da alanda oynayanlar ile kulübede oturanları anlayamadım. Bu türlü maçları deneyimli ve meslekli futbolcular kazanır. Zira onlar oynarsa daha alana çıkarken rakibi rahatsız eder. Evvel onları kullanacaksın olmadı başkalarını. Erzurum kalecisine top yerden geldi plonjon yapmaya kalktı sektirdi. O da kusur lakin Ersin’in yaptığı daha büyük yanılgı. Karşıdan gelen top o denli tutulmaz. Eller topa topun üzerinden müdahale eder. Yani sekerse önüne düşer lakin bu türlü tutarsan içeri alırsın. Kaleci olmak için çok çalışmak lazım hem de ekipten farklı saatlerce, öbür türlü olmaz. Ve daima eğitim alacaksınız. Doğal ki temel eğitim diğer bir olay.
Hakem için güç maç olmadı. Cenk’in konumunda top göğsünden sekiyor mu yoksa koluna mı geliyor? Çözmek çok sıkıntı. Lakin geçmişte şunu gördüm: Naklen yayındakiler ile VAR’a gelenler maalesef farklı. Bu açıdan ahkam kesmek sıkıntı. Bunu bilerek mi yapıyorlar yoksa tesadüf mü yoksa acemilik mi? Birtakım şeyleri düşünmek istemiyorum. Zira yayını çekenle geçmişte çalıştım. Amatör bir arkadaş değildir.
REHA KAPSAL – ZİHNİYET!
Beşiktaş’ın rakipleri Galatasaray ve Fenerbahçe hafta içinde puan kaybederken, Erzurum deplasmanının kıymeti alınacak galibiyetle çok büyük avantaj sağlayacaktı. Oyunun birinci yarısında Beşiktaş istenilen performansı gösteremese de Erzurumspor da birinci 25 dakikada daha baskın taraftı ve bu yarıya da damgasını vuran kaleci yanlışlarıydı. Birinci yarıdaki oyun temposu da çok yükselmedi. Bilhassa buna ikinci yarının başlarını da ekleyebiliriz.
Aatif’la da ikinci yarının başında net bir konum kaçırdı Erzurumspor. Ghezzal’ın ferdi solosundan sonra çıkardığı füze Beşiktaş’ı 3-2’ye getirdiği üzere bilhassa açık alana, Sergen hocanın hamle etme planı işlemeye başladı. Hem Mensah, hem Gökhan hem de N’Koudou ile.. Oyunun 3’te ikisi kısmında olmayan daha yüksek kazanma isteği ve Erzurumspor’un da ister istemez öne çıkıp risk almasıyla Gökhan maçı bitirmiş oldu. Siyah-beyazlılar, Erzurum deplasmanında dönemin birçok kısmında oynadığı o güçlü, sürdürebilir oyunu kısım bölüm oynayamadı. Bunun en büyük nedenlerinden biri de artık son haftalara girildiğinden gerilim, gerginlikten ister istemez kusur yapmak istemeyen oyuncuları daha da baskı altına soktu. Saha içinde daha rahat yapılabilecek aksiyonlarda bile istediklerini yapamadılar.
Beşiktaş, bundan sonraki süreçte matematiksel olarak olmasa da şampiyonluk ismine çok önemli bir yüzdeyi lehine çevirmesini bildi. Dönem başı öteki rakiplerine nazaran oyuncu kalite farkı daima konuşulmuştu. Takım derinliğinin fazla olmadığı, çok soru işareti olan oyuncular da alındığı lisana getirdi. Hem sakatlıktan çıkmış hem son bir iki dönemdir maç trafiği olmamış oyuncuların performansı soru işaretiydi. Lakin saha içinde bütünleşme, takımdaşlık ismine çaba eden tek seslilik vardı. Her vakit ben değil biz diye; işler kahra girdiğinde bile o bütünlüğü koruyan bir takım yapısı vardı. Bunu da saha içi ve dışında Sergen Yalçın çok iyi sağladı. ‘Oyuncular ortasındaki fark her vakit kalite değil his ve zihniyettir.’
SİNAN VARDAR – SİHİRBAZ 2
Kağıt üzerinde kolay diyenler yanıldı lakin Beşiktaş altın bedelinde 3 puanı haznesine yazdırdı. Ve kaldı; 8 final haftası.. Doğal ezeli rakipleri bu tempoda giderse 4 hafta sonra şampiyonluk kutlamaları da başlayabilir. Sergen Yalçın maçın sıkıntı geçeceğini biliyor olacak ki, 90 dakika boyunca oyuncularını daima motive etmeye çalıştı. Haksız da değildi Sergen hoca…
Mesken sahibi takım can havliyle başkan kadroya sıkıntı anlar yaşattı. Olağan taban hoş bir görünse de topun daima zıplaması da çabayı daha sıkıntı bir hale, güya halı saha maçı tadına çevirdi. Bu da Beşiktaş için handikaptı. Beşiktaş dün kazanırken sahneye tekrar Sihirbaz Rachid Ghezzal çıktı. İki golün asistini yapan Ghezzal nokta atışı paslarının yanı sıra bir de olağanüstü bir gole imza attı. Geçen hafta Ghezzal için sihirbaz demiştim. Dünkü futbol resitali Sihirbaz’ın ikinci versiyonuydu; Sihirbaz 2 vizyonda…
Atiba için ne söylesem diye düşünürken maçı anlatan beIN Sports spikeri onun için şahane bir benzetme yaptı; Benjamin Button… Hani; Brad Pitt’in canlandırdığı, bir mucize sonucu yaşlı doğup, yıllar geçtikçe gençleşen karakterin ismi… Dorukhan ile Necip, çok iyi çalıştı. Oğuzhan ve Gökhan Töre’nin eski günlerdeki üzere gol atmaları keyif verdi. Rosier birinci yarı tutuktu lakin ikinci yarıda açıldı, hatta çizgiden çok değerli bir top çıkarması ekibi ayakta tuttu.
Beşiktaş keskin bir virajı dönerek taraftarlarına yavaş yavaş iletisi veriyor; şampiyonluk için hazır olun! Sakatlanarak oyundan çıkan Cenk Tosun maalesef dönemi kapattı. Geçmiş olsun dileklerimle… Erzurumspor’da Emrah Başsan çok yetenekli bir isim… Ben onun çok daha iyi bir yerde olabileceğini düşünüyordum. Aatıf ve bizim BEFAM eseri Cenk Ahmet’i de dün çok beğendim.
Fotomac
